Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Öne Çıkan Yayın

Eyvallah

En son yayınlar

Saygı Üzerine

Saygıdan eğitime Türkçe karşılıkları, Geo: Yer,   Teo: Tanrı, Kozmos: Evren, Mythos: Mit, Bio:Canlı, gibi sonuna eklenen   –Loji …..   sayesinde, bir araya gelince anlamlı birleşik bir çok kelime ortaya çıkar. Bu birleşik kelimeler, bir çalışma alanı ve akademik disiplini ifade ederler. –Loji sözcüğü; eski Yunan da akıl ve söz kelimelerine karşılık gelen ‘’Logos’’ , anlam olarak ölçü ve hesaplama demektir. Hesaplanmamış, ölçüsüz bir akıl da, söz de olmaması gerekir. Başkalarını rahatsız etmekten çekinme duygusuna da saygı denir. 21. yy. Homo Sapiens’in (uygar insanın) en önemli vasıflarındandır. Dolayısıyla ciddiye alınmak istiyor isek düşüneceğiz sonrasında saygılı bir şekilde, iletişim araçlarını kullanacağız. Herhangi bir kişiye herhangi bir konuda ölçüsüz ve hesapsız bir şekilde ’istediğimi söyleyebilirim’ keyfiyeti içine girerseniz, iletişiminizi kaybetme, ciddiye alınmama, engellenme, dışlanma olasılığını da göz önünde bulundurmalısınız. Bu durum karşı tarafın özgürlüğü d

Geleceğin Ekonomisi

İnsan topluluklarının yaşamını devam ettirebilmek için, üretme ve ürünleri farklı şekillerde paylaşma biçimlerinin temelinde,   insanların birbirleri ile ve çevreleriyle olan ilişkileri vardır.   Bugün itibariyle, tarihinden başlangıcından bu yana artan 8 Milyara ulaşan dünya nüfusu ve 200’den fazla sayıya ulaşan irili ufaklı devlet bulunmaktadır. Devletler, hala büyümek ve gücünü devam ettirebilmek için, dünya kaynaklarının sınırlı, ihtiyaçların sınırsız olduğunu bilmelerine rağmen yine de istedikleri kadar kaynakları yağmalayabileceklerini düşünmekteydiler.     2019 yılının kasım ayında ortaya çıkan Covid 19 virüsü, tüm dünyayı önceden planlanmış yeni bir ekonomi modeline farkında olmadan geçirdi. İnsanlar evlere kapanmak, daha az enerji kullanmak, zorunda kaldılar.   İşyerleri ise, hedeflenen karları yapmak yerine, ayakta kalabilmenin, varlığını devam ettirebilmenin derdine düştüler.   Dünyanın soğutulduğu bir yıl oldu ve soğuma hala devam etmektedir.   Çevresel riskleri

Bir Halk Kahramanının 10'un Hikayesi....

Tanrı futboldan elini çekti. Maradona’nın gelmiş geçmiş en büyük futbolcu olup olmadığı tartışılabilir ama yeşil sahalara gelmiş geçmiş en büyük gösteri adamı olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Mesleğini egosu için değil, izleyenleri coşturmak için yapıyordu. Duygusal anlamda insanlarla çok iyi bağlar kurabiliyordu.   Ronaldo ya da İbrahimoviç gibi kendi kafasındaki yüksek özgüvenli kral rolüne bürünmek veya Messi gibi babasından aferin almak için top oynamıyordu. Maradona insanları eğlendirmek, büyülemek, peşinden sürüklemek için dünyaya gelmişti ve bunu sahaya ayak bastığı ilk andan itibaren hep başarmıştı.   Çocukluğumuzda mahallemizdeki maçlarda,   maça başlamadan önce hepimiz sırayla birer futbolcu ismi olurduk. Maradona olmak isteyen oldu mu? Anında itiraz gelirdi ‘’Olmaz!! Ooooo O çok güçlü değiş. Maradona işte öyle bir futbolcuydu. Mahalle maçları ise daha bir resmi havada geçerdi. Kazanmaya odaklanılırdı.   Tıpkı 1986 kupası çeyrek final maçında Arjantin ve İngiltere karş

Makas Değişimi

Enflasyon mu yoksa faiz mi sonuçtur? -Bilimsel iktisat şöyle dedi. -Öyle olmaz, -Böyle olur. Hengâmeleri sonunda bitti. Değişen ekonomi yönetimimizin olumlu söylemleri ve Merkez Bankası başkanının 19 Kasımdaki Para Kurulu toplantısındaki açıklaması ile Rekabetçi faiz modeline geçildi. Bu yaşananlardan sonra, ülkece faiz ile enflasyonun paralel olacağı beklentisine sahip olduk.   Yani bugün böyle gidelim, yarına Allah Kerim. Bazı küçük Doğu Avrupa devletlerinde çatlak sesler çıktı, ortak oldukları Trump’ın talimatlarıyla, hatta hakaretleri ile hareket etikleri için Avrupa’ya sırtlarını dönmüşlerdi. Öküz ölüp ortaklık bittiğine göre, Avrupa’ya dönme politikasına geri döndüler. Asya ve Ortadoğu ülkelerinde ise yöneticiler, geçmişten günümüze kadar halkı öncelikli olarak hiç düşünmemişlerdi. Batılı devletlerin Rönesans’tan beri dillere pelesenk olan bireysel özgürlükler ekseninde hak, hukuk adalet, batılılaşma söylemlerini kullanmaya başladılar. Durum böyle olunca bu çevrelerin, ye

2020 Biterken

Kontrollü yeni yaşama geçişin sancılarının yüksek volümde hissedildiği 2020 Kasım ayının başladığı bu günlerde, hem Amerika Birleşik Devletleri hem de dünyamız 5 yıllık bir sürecin sonunda, ulusalcı Trump tarafından tam olarak kutuplaştırıldı. Bu kutuplaşmanın belirginleşmesi için ulusalcı görünen Putin, Şi Cimping gibi liderler Trump’ı destekledi.   Bu 5 yılın sonunda Türkiye’yi ve Ortadoğu’yu çok yakından tanıyan, kendini Siyonist olarak nitelendiren Biden’ı seçti. ABD’deki bu değişim, Avrupa devletleri ile yakın ilişkilerin geliştirilmesi,   Uzak doğuda ve Avrupa’da 100 yıllık denge politikalarına geri dönüş ve İsrail yanlısı politikalarının daha da güç kazanacağını gösteriyor. Ortadoğu’nun özellikle Türkiye ve İsrail öncülüğündeki yükselişinin görüleceği yılların gelmesi beklenmektedir. Biden ve Trump’ın rekabetini ve yönetimsel beceri ve yetkilerini çokta büyütmemek gereklidir.   Çünkü ABD derin devleti tek bir adama bel bağlayacak değildir. ABD de güçler ayrılığı ilkesi ve de

Tercihlerimiz

Tercihlerimiz? Oyuncu mu? yoksa Seyirci mi? Olmak. Seçeneklerimizin belirleyicileri nelerdir? Futboldan örnek vermek gerekirse, Bazen öyle bir seyirci oluruz ki, büyük takımlardan birinin 40 yıllık amigosu oluruz, holiganından- en beyefendi taraftarına, 7 den 70 e herkesi tek hareketiyle maestro gibi yönetebiliriz. Ya da tribünde yerini almış, maçı izlemekten çok taraftarları izleyen sıradan bir seyirci de olabiliriz. Tercihe göre değişir. Bazen öyle bir oyuncu oluruz ki, yürümeye başladığından itibaren top teper, aile, okul, mahalle yaşantısı hak getire öyle bir tutkuyla topun peşinden koşar, profesyonelleşince günde 8 saat kişisel idman yapmaktan hiç yorulmayız. Hani öyle oynarız ki teknik direktöründen, yönetimine, taraftarından amigosuna herkes bu becerikli oyuncunun bir hareketine, ağzınızdan çıkacak bir sözünüze bakar. Ya da yetenekleriyle futbolcu olmuş, ‘’abamı atarım nerde olsa yatarım’’ düşüncesiyle sorumluluk sahibi olmayan,

2017 Başlarken

2017 Başlarken........ Geçen seneye göre durum biraz değişti. Konuşulan 3. Dünya savaşının 2. perde kazananı doğu oldu gibi. Sanki soğuk savaş Türkiye-Orta doğu ekseninden uzak doğuya, Asya'ya kayacak gibi gözüküyor. Ekonomi savaşları hız kesmeden devam yani. Yabancı para birimlerine karşı TL mizin değer kazandığı, alım gücümüzün arttığı, enflasyon ve hayat pahalılığının olmadığı mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir yıl geçirmek ümidiyle. hayırlara vesile olsun. Bu arada gregoryen takviminin yıl dönümü olan 1 ocak yerine; çiçeklerin açtığı, böceklerin uçtuğu, doğanın uyandığı 21 mart tarihinde yılbaşı kutlasak daha mı iyi olur acaba. Orta asyadaki atalarımız gibi. Mehmet Baba

Tv izlemiyoruz.

Televizyonu çöpe attık.  Oh be ... Rahat ettik. Sohbet edebiliyoruz. Akşam yemeklerimiz tören havasında geçiyor. Yemekten sonra sohbet muhabbet.... :) Zamanı gelince yatağa gidip yatıyoruz. Kafamızda yapmamız gereken planlar için zaman kalıyor. Televizyonun önünde saatlerce pineklemiyoruz.   İllaki birçoğumuz yaptığı gibi televizyonun önünde atıştırmalıklar, yemekler de bir düzene giriyor kendiliğinden. Gayir ihtiyari bize dayatılan bilinçaltı mesajlardan da uzak duruyoruz. Arkadaşlar ile herhangi bir konu hakkında münakaşa yapılırken daha objektif arındırılmış şekilde marjinal fikirler ile karşılarına çıkıyoruz. Çünkü TV den kaynaklı herhangi bir yönlendirmeye tabi değiliz . TV izlemiyorum Birçok ürünün reklamından uzak kalınca gerçekten ihtiyacımız olan şeyleri daha sağlıklı karar verebiliyoruz. Biraz sert olacak ama kullanmamız gereken duyu ve organlarımızı kullanabiliyoruz. Alıcılarımız eskiye göre daha açık. Manyetik alan azda olsa azalıyor.  

Siyasi Durum

90 yıllık vazgeçilmez Türkiye siyasetlerinden vazgeçişin başladığı yıllar 2010 sonrası daha belirgin hale geldi. Türkiye Dünya Siyasi Haritası Ne mutlu Türküm diyene vecizesinden vazgeçildi. Kısaca Türkiye Devletini oluşturan halka Türk Halkı denir bitti. Federe devlet olma yolunda amansız bir ilerleyiş devam etmekte. Osmanlıcılığa geri dönüldü ortak paydanın Osmanlı daki gibi İslamiyet olduğu görüşüne varılmaya çalışılıyor. Peki Osmanlı da Ermeniler, Rumlar veya diğer azınlıklar kendilerini Osmanlı olarak tanımlıyorlar mıydı?   Mehmet BABA

2016 Başlarken

Siyasi Durum ve Ekonomi Üzerine 2016  Başlarken … Petrolün muazzam düşüşü; Son 5 yılda Altının onsunun 1800$’dan 1050$ seviyesine düşmesi. TL’nin değer kaybı, yabancı yatırımcının, ülke borsalarından paralarını geri çekmesi ile dünya borsaların düşüşe girmesi. Konuşulan 3. Dünya savaşının silahsız ve hükmen ABD ve İsrail lehine sonuçlanması demek olmuyor mu? Ortadoğu'nun görünümü, petrol üzerinden, ekonomi savaşları olduğuna göre; ABD, İsrail, Rusya, Avrupa Devletleri gölgesinde; iç savaşlar, enflasyon, hayat pahalılığı ve ekonomik kayıplarla geçecek yıllar başlıyor gibi... Sonumuz hayrola… Mehmet BABA

Aylık Görüntülenme sayısı